Koronavirüsün küresel bir salgın halini almasıyla, insanlık bilim kurgu filmlerini andıran bir yaşamla karşı karşıya kaldı
Koronavirüsün ardından bilim ve teknoloji alanlarındaki çalışmaların ağırlık kazanacağını vurgulayan Fütürist Ufuk Tarhan, “Genetik ve Nano teknoloji alanlarında tüm ülkeler seferberlik ilan edecek. Yüzde 100 dijital transformasyon, 5G, Blokchain, endüstri 5.0 ve yenilenebilir enerji öncelikli stratejik konular olacak. Farklı gezegende yaşama yönelik çalışmaların hız kazanacağından hiç şüphe yok. Tarih bu seferki büyük değişimin günah keçisini koronavirüs olarak yazacak” de
Son 100 yılda örneği olmayan günlerden geçerken, ‘Dünyanın en etkili 100 kadın fütüristi’ arasındaki tek Türk gelecek tasarımcısı Ufuk Tarhan, araştırmalarından yola çıkarak koronovirüsün ardından dünyada meydana gelebilecekleri gelişmeleri anlattı.
“TATBİKAT YAPIYORMUŞUZ GİBİ”
Koronavirüsün küresel bir salgın halini almasıyla tüm dünyayı bir laboratuvara ya da bir simülasyon programına alınmış gibi gördüğünü söyleyen Tarhan, şunları kaydetti:
“Bir oyun provası veya bir yangın, savaş, “Gelecek nasıl olacak?” tatbikatı yapıyormuşuz gibi geliyor ve hiç de hazırlıklı olmadığımızı gördük. Bundan dersler çıkarmalıyız. Bu olanlara asla öylesine oluverdi, başımıza geldi diye bakamıyorum. Dünya nüfusu; Orta Çağ’da 300 milyon iken, 1453’te ancak 100 milyon artarak 400 milyonla Yeni Çağ’a geçti. Veba salgınıyla beraber ise, 200 milyon kişi, yani o zamanki dünya nüfusunun yarısı öldü. O yıllarda yaşananlar bizi bugünlere getiren yepyeni yollar açıp, yeni sistemlere, icatlara neden oldu. Şimdiki salgın da yine Çin’den başladı. Bu salgın nüfus azaltma çalışmaları veya yeni bir genetik yaratabilmek için bu virüs komplo olabilir. Neden olmasın? İnsanlık henüz bu tür sorulara yanıt verebilecek düzeyde değil. Belki de hiç olmayacak.“
“TARİH KORONAVİRÜSÜ GÜNAH KEÇİSİ OLARAK YAZACAK”
Tarhan, her şey toparlandığında tam bilançonun görülebileceğini vurgulayarak, şöyle konuştu:
“En çok etkilenenler Avrupa ve Amerika olacakmış gibi duruyor. Tarih bu seferki büyük değişimin günah keçisini koronavirüs olarak yazacak. Dünyayı dönüştürmesini beklediğimiz olayların tetikleyicisi, yani salgının başladığı yer ise, yine Çin olarak kayıtlara geçecek. Bittiğinde, büyük ihtimalle COVID-19’dan ölenlerin dünya nüfusuna oranı öncekilere kıyasla çok düşük kalacak, ancak dönüştürücü etkisi yine çok büyük olacak. Bu sürecin ardından bakışımız, olayları algılayışımız, duygularımız epey değişmiş olacak. Aynen devam ediyoruz ya da edebiliriz sananlarımız olsa da bu asla mümkün değil. Yeni sistemler kurmaya başlayacağız.”
“GENETİK VE NANO TEKNOLOJİ ALANLARINDA SEFERBERLİK İLAN EDİLECEK”
Bilim ve teknoloji konularında, özellikle de genetik ve Nano teknoloji alanlarında tüm ülkelerin seferberlik ilan edeceğinin altını çizen Tarhan, “Bilimden yardım alınmalı. Yüzde 100 dijital transformasyon, 5G, Blokchain, endüstri 5.0, yenilenebilir enerji ise, öncelikli stratejik konular olacak. Farklı gezegende yaşama yönelik çalışmaların hız kazanacağından hiç şüphe yok. Hem de hızlanarak artacak. Çünkü o çalışmalar sırasında aslında dünya ve üzerindeki canlılara dair önemli keşifler yapılıyor. 2050’lerde farklı gezegenlerde ya da uzay istasyonlarında yaşamını sürdüren insanlar ve insansılar, canlımsılar olabileceğini, kısa uzay seyahatlerinin yapılmaya, uzay turizmine ufak ufak başlanabileceğini düşünüyorum” dedi.
REKABETİN YERİNİ PAYLAŞIMA BIRAKACAK
Tarhan’ın kısa vadede öngördüğü değişimlerle şöyle sıralanıyor:
– İnsani değerlerin, duyarlılığın, birbirine ve doğaya saygının yükselişi,
– Rekabetin yerini paylaşmanın, yardımlaşmanın alması,
– Çevre, beden, zihin, iletişim ve etkileşimde “hijyen” önlemlerinin, uygulamalarının artması,
– İş ve yaşam koşullarımızda, alışkanlıklarımızda çok köklü, derin değişimler,
– Geleneksel alanlardaki işlerin ve araçların yerini, yeni binlerce mikro işin ve iş yapış biçiminin, ürün ve hizmetin alması,
– Paranın dijital değişim birimlerine dönüşmesi,
– Her konuda ve alanda daha az tüketim ve üretim,
– Yaşamsal modellerde “Çoğu değil, daha iyiyi” arama gayretlerinin öne çıkması,
– İktidarların, güç odaklarının, devlet-yönetim sistemlerinin “sosyalleşerek” değişmesi,
– Glokalizasyonun yükselişi (Lokale dönerek Global ilişkiler içinde olmak),
– Teknoloji ve bilime daha fazla yakınlaşma, icatlara odaklanılması.
