“Avrupa’da Rüzgar Enerjisi ve Ekonomik İyileşme Raporu” adlı çalışmaya göre Türkiye, türbin ekipmanı yapan 12 tesisiyle Avrupa’nın en büyük beşinci üreticisi oldu.
Yenilenebilir kaynaklar arasında en çok rağbet görenlerden biri olan rüzgâr enerjisi, her geçen yıl artan kurulu güç miktarıyla ülkemizde de yaygın hale gelmeye başladı. Kurulu güç anlamında Almanya’nın Avrupa’da başı çektiği rüzgâr enerjisinin merkezinde ise bilindiği üzere rüzgâr türbinleri bulunuyor. Bu da ciddi bir istihdam potansiyeli demek.
Avrupa’da rüzgâr enerjisi sektörünü temsil eden en üst kuruluş olan Avrupa Rüzgar Enerjisi Birliği (WindEurope) söz konusu sektörün barındırdığı potansiyel hakkında bir rapor yayınladı “Avrupa’da Rüzgar Enerjisi ve Ekonomik İyileşme Raporu” adlı çalışmaya göre rüzgar enerjisi sektörü geçen yıl Avrupa’da yüzde 75’i karasal, yüzde 25’i ise deniz üstü olmak üzere 300 bin kişilik istihdam yarattı.
Dünyanın en büyük 10 rüzgâr türbini üreticisinin 5’inin Avrupa merkezli olduğunu belirten raporda, Avrupa kıtası genelindeki bu ülkelerin Almanya, İspanya, İtalya, Danimarka ve Türkiye olduğu bilgisi yer aldı. 82 tesisle birinci olan Almanya’yı 41 tesisle İspanya, 17 tesisle İtalya ve 13 tesisle Danimarka takip etti. Ülkemizde faaliyet gösteren ve türbin ekipmanı yapan tesis sayısının ise 12 olduğu belirtildi. Türkiye’deki 12 tesisin 6’sı kule ve 4’ü kanat üretimi yaparken, kalan 2’si ise döküm malzeme üretimi gerçekleştiriyor. Listenin geri kalanı ise 11 tesis ile Fransa, 9 tesis ile Polonya, 8 tesis ile İngiltere ve 7 tesis ile Hollanda ve Portekiz’den oluşuyor.
Dünya çapındaki detaylara bakınca ise toplamda 800 üretim tesisinin bulunduğu görülüyor. Bu tesislerin yüzde 45’i Çin’de bulunurken yüzde 31’i ise Avrupa’da yer alıyor. Geri kalan üretim tesisleri oranlarında ise Hindistan yüzde 7’lik, Brezilya yüzde 5’lik ve Kuzey Amerika ise yüzde 4,5’lik dağılıma sahip.
İzmir, rüzgâr enerjisi denilince başta geliyor
Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı bünyesinde faaliyet gösteren İzmir Kalkınma Ajansı (İZKA) Genel Sekreteri Mehmet Yavuz, Türkiye’nin rüzgâr enerjisi ekipman üretiminde önemli bir aşama kaydettiğini söylerken söz konusu raporla ilgili açıklamasında, “Yaklaşık 8 bine yakın parçadan meydana gelen rüzgâr türbinlerinin büyük bir bölümü artık ülkemizde üretilebilir duruma geldi. Ana bileşen olarak kabul edilen kanat, kule ve nasel gibi yüksek hacimli ve katma değerli ürünleri üreten tesisler ise özellikle İzmir ve çevresinde yoğunlaşıyor. Türkiye’deki rüzgâr enerjisi santrallerine yapılan üretimler yanında, dünyanın dört bir yanına ihracat yapılıyor” ifadelerini kullandı.
Türkiye’nin rüzgâr başkentinin İzmir olduğunu söyleyen Yavuz açıklamasının devamında şu sözlere yer verdi:
“Türkiye’nin rüzgâr sanayisindeki konumu her geçen gün sağlamlaşıyor. İzmir, Türkiye’nin rüzgâr sanayisinde başı çekiyor ve aynı zamanda yakın coğrafyasının rüzgâr enerjisi başkenti konumunda. WindEurope’un raporu kapsamına alınan 4 rüzgâr kanadı fabrikasının tamamı, 6 kule fabrikasının üçü, 2 döküm tesisisin ise biri İzmir’de yer alıyor. Ajansımızın yürüttüğü çalışmalar doğrultusunda, rapordaki ana üreticilere ek olarak, İzmir’de rüzgâr türbininin çeşitli bileşenlerini üreten 30’un üstünde firmamızın olduğunu biliyoruz. Bu firmalarımızda söz konusu rapor kapsamına alınmasa da Ajans olarak bizim de üyesi olduğumuz ve ülkemiz rüzgâr sanayinin tanınması için iş birliği yaptığımız WindEurope’un diğer çalışmalarında ve veri tabanlarında yer alıyor. Hali hazırda Ajans olarak bizim de takip ettiğimiz, henüz hazırlık süreci devam eden yatırımların tamamlanmasıyla beraber önümüzdeki dönemde Türkiye’nin bu ve benzeri raporlarda bundan daha iyi yerlere geleceğine inancımız tam.”